İmparatorluğun İhtişam Arayışından Cumhuriyet'in Radikal Modernleşme Projesine:Türkiye'de Kentsel Planlamanın İlk Yüz Yılı

Bu çalışmada; Türkiye'nin üç büyük kenti olan İstanbul, Ankara ve İzmir'i merkeze almak suretiyle, Türkiye'de kentsel planlamanın ilk yüz yılı hakkında bir değerlendirme sunulmaktadır. Makale, kent tarihlerini anlamada kaynak olarak kent planlarının sunduğu olası faydalara odaklanmaktadır. Kentsel planlama, Osmanlı İmparatorluğu'nda XIX. yüzyılın ikinci yarısında İstanbul'da başlamıştır. Bu yıllarda planlama kente büyük zararlar veren ve sıklıkla görülen yangınlarla, artan kentsel nüfusla ve imparatorluk kentlerinin uluslararası kapitalist sisteme eklemlenmeleriyle başa çıkma yolu olarak ele alınmış, bununla beraber yönetici elitin genel olarak sahip olduğu kentlerini modernleştirme isteğiyle de örtüşmüştür. Cumhuriyetin ilk otuz yılında ise kentsel planlama yönetici elitin radikal modernleşmeci “Cumhuriyet Projesi”ni yaygınlaştıran bir araca dönüşmüştür. Bu dönemde dikkat yeni başkent Ankara'ya odaklanmıştır ve planlama bağımsız, aynı zamanda ilerleme arayışında olan siyasal rejim ile gururlu bir ulusun imajını yansıtmak için kullanılmıştır. Kentsel planlar, her ne kadar kentlerin tarihini anlamak için çok önemli birincil kaynaklarsa da, bazen tek başlarına sınırlı imkânlara sahiptir. Bu; kısmen “tasvir eden” (descriptive) değil, “kural koyan” (prescriptive) belgeler oluşundan kaynaklanmaktadır. Planlar olması gerekeni dikte ederler. Tutarlı bir resim elde edebilmek için, planların gereklilik olarak sunduğu unsurların uygulamaya geçip geçmediği farklı kaynaklar kullanılarak değerlendirilmelidir.

MEHMET BENGÜ ULUENGİN

Bu alana yorumlarınızı ve katkılarınızı yazınız

Yorum yapmak için giriş yapınız